Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Disney Türkiye Anneler Buluşması ile hem Üstün Dökmen’le keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik; hem de Disney Türkiye Pazarlama Direktörü Armağan Milli’den firma politikası ve değerleri ile ilgili bilgi aldık.
Hepimiz zaman zaman keyifli vakit geçirmek için, zaman zaman da bir konuda çocuğumuza mesaj vermek için çizgi filmlere başvuruyoruz. Evet ahlaki değerlerin eğitimi öncelikle evde başlar; ama aile tarafından verilen ahlaki değerler pekiştirilebilir diye düşünüyorum ben. Örnek verecek olursak: Büyüklerine saygılı olan Sofia, hastalarına her koşulda yarımcı olan Doktor Dottie, takım ruhu ile herkese eşit davranan Jake... Şüphesiz bir konu hakkında öğrenim ailede başlar, çocuk ebeveynden dinlemek yerine görerek öğrenir ve deneyimler. Zamanla deneyimlediği şeyler hayat akışına yerleşir ve alışkanlıkları haline gelir. Belirli dönemlerde çocuklar aileleri dener ve sınırları zorlar, bazen bildiklerini yapmaz daha zor adapte olur, bazen hiç yerinde durmaz, bazen anlaşılmaz... O dönemde çocukla yapılacak en iyi şey oyundur ve sonrasında da birlikte geçirilecek keyifli anlar.
Konuya kendi hayatımızdan örnek vermek gerekirse; Lina 2 yaşında kadar televizyon ile iletişimi olmayan bir çocuktu, Daha sonra çalışan bir anne olarak eve aşırı yorgun geldiğim dönemlerde birlikte oyun oynadıktan sonra bana dinlenme molası ona da benimle bir şeyler seyretme zamanı yaratmak adına birlikte çizgi film seyretmeye başladık. Televizyon hayatımızın bir parçasıydı ve tanışma zamanına kızım karar vermişti. Erken tanışmak isteseydi buna engel olurdum. Şu an 9,5 aylık bir oğlum var ve yemek yerken de dahil televizyon seyrettirmiyorum. Çizgi film konusundaki en kilit nokta çocuğun algı dünyasındaki dalgalanma. Her anne çocuğunun neden etkileneceğini, neden korkacağını ya da neyi kafaya takacağını bilir, bu nedenle çizgi film çocuk seyretmeden önce ebeveyn denetiminden geçen ve çocukla birlikte seyredilmesi gereken bir şey.
Biz evde çizgi film açılacağı zaman 2-4 yaş arası birlikte seyreder ve konuşurduk. Lina aklına takılan şeyleri sorardı. Anne "Doktor Dottie' nin hayvan arkadaşları gibi benim oyuncaklarım da konuşabilir mi? " Orman Kavşağı' ndaki arabalar gibi bizim arabamızda konuşabilir mi?" gibi, ben de ona anında açıklardım "Hani biz seninle el kuklası oynuyoruz ya, hani kuklaları konuşturuyoruz, işte o oyuncaklar da arabalarda aslında konuşmuyor başkaları onlara konuşuyormuş gibi ses yapıyor." diye. "Kızım onlar çizgi film gerçek değil." demekten çok daha somut bir örnek verdiğim için Lina anlıyor ve kafasına takılan bir şey olmuyordu. Şu an 5 yaşına girmek üzere ve soyut ile somut şeyleri gerçek ile hayali şeyleri ayırt eder vaziyete geldi. Okulu yaz döneminde kapalı olduğundan günde 2 kere çizgi film seyretme hakkı var. Kardeşi uyuduğu zaman o da çizgi film saati yapıyor. Ben çizgi filmi hiçbir zaman çok yasaklı bir şey gibi sunmadım ya da tam zamanlı bakıcı yerine kullanmadım bu sebeple zaman zaman yaptığımız ev ziyaretlerinde tüm gün televizyon açık olduğunda başında oturduğunu hiç görmedim. Şimdilerde de Disney Channel’da yeni yayınlanmaya başlayan Miles’ı beraber izliyoruz; son derece önemli bulduğum aile değerlerini eğlenceli bir dille sunduğu ve aynı zamanda çocukları uzay bilimiyle tanıştırdığı için benim onayımı kazandı.
Prof. Dr. Üstün Dökmen ; "Çizgi filmlerle çocuklara mesaj vermek istiyorsak bu durumu aile içinde desteklemeliyiz. Doğrudan çizgi film ile mesaj verilmez dedi. Aileler çocuklara sorgulamayı ve araştırmayı öğretmeli." dedi
Disney Türkiye Pazarlama Direktörü Armağan hanım " Disney’in öncelikli hedeflerinden biri de tüm ailenin birlikte paylaşabileceği sihirli anlar yaratmaktır, çünkü gerçek sihrin aile içinde paylaşımla, sohbetle ve oyuna dönüştüğünde ortaya çıkacağına inanır. Disney yarattığı kalplere dokunan hikayeler ve eğlenceli karakterleri etrafında tüm aileyi bir araya getirirken çok itinalı süreçlerden geçirerek hazırladığı içeriklerinde öne çıkan temel değerlerin çocuklar ve ebeveynleri arasında sohbete dönüşmesine olanak da sağlamaktır." diyor.
Özetle sevgili okur ; Çizgi filmleri dozunda ve denetleyerek seyrettiğimizde, çocuğun öğrendiklerini hayata geçirmesine katkıda bulunduğumuzda sanırım çizgi film seyretmek öğreten bir eğlence haline geliyor.
Etkinlik ile ilgili sosyal medya paylaşımlarına #disneyveanneler etiketinden ulaşabilirsiniz.
verdiği onca subliminal mesajdan sonra nerenin direktörü ne anlatırsa anlatsın, kaynağı belli olmasına rağmen türk aile değerlerine yakın olduğu ne kadar söylenirse söylensin asla disney çizgi filmlerini izlemek izletmek taraftarı değilim..
YanıtlaSilÇizgi film saatleri ayarlamak ve çocuğunuzun ne seyretmesi gerektiğini seçmek de anneler için önemli. Neler yediğine, giydiğine ve sağlığına nasıl özen gösteriyorsak, psikolojisi için de seyrettiklerine özen göstermeliyiz. paylaşım için teşekkürler.
YanıtlaSil