Herkes kendi çocuğuna gelince gayet hassas ama ya başkalarının çocukları ? Başkalarının çocukları içinde hassas davranabiliyor muyuz?
Başımdan geçen iki olayı anlatacağım size, o zaman neden böyle bir girizgah yaptığımı anlayacaksınız.
Geçenlerde Lina ile anne kız günü yaptık.Koca bir gün dolu dolu geçirdik.Günün sonunda "Başka bir şey yapmak ister misin? diye sorduğumda."Top havuzuuuuu!!" dedi.Aslında mikrop yuvası olduğu için ben top havuzlarını pek sevmiyorum; ama Lina aşırı seviyor.Neyse güzel bir gün geçirdik çocuğun keyfi kaçmasın diye top havuzuna da "Tamam. dedim.
Lina kendine bir arkadaş buldu mutlu mutlu oynarken bir çocuk geldi.Annesinin kucağında 3-4 yaşlarında bir çocuk.Yeğeni top havuzundaymış annesi ona baktırıyordu,haliyle çocuk da girmek istedi.Kadın ısrarla çocuğuna "Bak Doruk kimseyi ısırmak yok tamam mı? Orada küçük kardeşler var bak sakın!" dedi.Yalnız Doruk'un o an düşündüğü tek şey top havuzuna girmek olduğu için komut alacak durumda değildi.
Neyse Doruk top havuzuna girdiği andan itibaren terör estirmeye başladı.Lina'nın iki kere üstüne atladı,saçını çekti.Onu iterek önüne geçti en sonunda kaydırağın Lina'ya çarpmasına sebep oldu.Sonuç, çocuğum dilini ısırdı ve kan dolu ağızla ağlamaya başladı.
Bu kadar zaman zarfında Doruk'un annesi -elinde sürekli telefon -bilmem kimlerin açılışı için sepet seçmek ile meşgul babası da ne yesek diye AVM'nin yemek firmalarını araştırmakta.Ben Doruk her Lina'yı rahatsız ettiğinde "Canım bak o küçük yapma! Kızım gel sen bu tarafta oyna! Kızım gel annem sen kenara doğru!" gibi uyarılarda bulunuyorum ama yok Doruk hala faaliyetlerine devam ediyor ama annesi ve babasında tık yok.
En son artık çocuğun ağzından kan gelince hızlıca çocuğumu oradan almaya çalışıyorum, o sırada Doruk ısrarla Lina'yı itmeye çalışıyor ve ben patlıyorum."Bakar mısın? Lütfen itme! Yeterince canını yaktın çocuğumun!" Veee bunu dememle o başka alemlerde olan Doruk'un annesi ve babası atmaca kesilip "Bayan sorun nedir? Ne oluyor? Çocuğumuzu bu şekilde uyaramazsınız diyor?"
Pardon!!!!
Lina'nın ağzını silmeye çalışırken kadınla adama dönerek "Kusura bakmayın ama çocuğunuz defalarca çocuğumu taciz etti.Kızım diğer kişilerle eğleniyor diye çıkmak istemedi yoksa ben onu sizin çocuğunuz girdiği andan beş dakika sonra alırdım.Sizin çocuğunuz hem kızımı hem de başka çocukları hırpalıyor kızımı itti ve çocuğumun ağzını kaydırağa vurmasına sebep oldu.Nazikçe yapmaması gerektiğini defalarca söylerken duymadınız da şimdi bu dediğimi mi duydunuz? Sonuçta bunlar çocuk birbirlerini yeri gelip itebilirler ama defalarca olması ve sizin buna olan umursamaz tavrınız çok çirkin." dedim Buna karşılık çocuğun babası "Hanım efendi taciz derken ne alaka ya,çocuk bunlar,delirdiniz mi o nasıl kelime?" deyince."Çok enteresan gerçekten,ben sizin yerinizde olsam en azından üzüldüğümü dile getirirdim." diyebildim ve öyle bir aileye sahip olduğu için Doruk'a acıdım,.
İkinci olaya gelince
Lina'nın okulu çocukların yediğine içtiğine son derece dikkat eden bir okul.Ivır zıvır yok, her şey okulda yapılıyor.Bitki çayları bile özel toplanan kuru bitkilerden ya da mevsim meyvelerinden okulun aşçısı tarafından hazırlanıyor; ama gel gelelim Lina'nın dilinde "Anne ben bugün okulda çikolata yedim." "Anne bugün okula cips getirdiler." vb. gibi cümleler.
E madem okul bu kadar dikkat ediyor nereden geliyor bu sevimli (!) atıştırmalıklar diye düşünürken sorunun cevabı ayağıma geldi.Bir ara Lina'yı almaya gittiğimde Lina serbest oyun odasında biraz daha kalmak istedi.O sırada öğretmeni çocuğunu almaya gelen bir veliye çocuğunu teslim etmeye gitti.Diğer öğretmeninden su istedik, derken çocuğunu almaya gelen benim gibi bir başka veli de sınıfta otururken hoop çantasında minik tadellelerden çıkardı.İlk defa karşılaşıyoruz diye ses etmedim. Lina çikolatayı oyun oynamak için kenara bıraktığı an aldım ve unutturdum.Okulumuza bu konuyu açtıklarında sürekli uyarıda bulunduklarında ve ricam üzerine velileri okula çocuklar için zararlı olan yiyecekleri getirmemeleri,kendilerinden izinsiz ikramda bulunmamaları konusunda bir kez daha uyaracaklarını söylediler ve uyardılar.
Öncelikle şunu belirteyim, benimde çocuğum zaman zaman bir başkasının çocuğunu rahatsız etmiş olabilir,çocuktur kendi aralarında hallederler.Her anına her hareketine müdahale etmek doğru değil.Kaynaşmak ve birbirleri ile iletişim içinde olmak için bu da bir gereklilik;ama bir başkasının çocuğunun defalarca canı yanarken susmak niye? Ben Lina böyle bir şey yapmaya yeltendiği an uyarıyorum.
Bunun yanında benim çocuğum da çok izole yetişmiyor,ben de paketli gıdalardan zaman zaman yediriyorum ama kızımın gıda alerjisi var ve yedikleri şeyleri denetlemek zorundayız.Yiyecek ikram ettiğimiz kişi şeker hastası da olabilir.Mesela biz Lina'nın -çok seviyor diye- çikolata yemesine izin veriyoruz.Onu da haftada bir olarak belirledik ama okulda veya bilmediğimiz bir yerde verilince genelde "Benim alerjim var." diyor;fakat bu şekilde reddetmesi canının çekmediği anlamına gelmiyor ya da bazı zaman nefsine yenik düşüp alıyor.Çocuk alerjisi olan şeyleri yediğinde tıkanıyor,nefes alamıyor,kaşınıyor,kabız oluyor vs.
Çocuklarımız ile ilgilenelim, sadece onların başına bir şey geldiğinde değil onlar bir şey yaptığında da. Ayrıca çocuklarımıza cici (!) yiyecekler alarak sevgi ifade etmeyi öğretmeyelim.Unutmayalım ki onlar bizim aynamız, biz onlara davranışlarımız ile rol model oluyoruz.Yarın öbür gün bir şey yaptırmak istediklerinde bir şeyler vermeyi ya da sevimli gözükmek için başkalarını bir şeylerle kandırmayı öğrenirlerse bunun sorumlusu biziz.
Son olarak sözüm sana kendi-kişisel-mutluluğu-için-başkalarının-ne-yaşayacağını-düşünmeyen-kişi lütfen çocuğun başkasına zarar verirken ya da başkasının çocuğuna yiyecek ikram ederken,dikkat!!
öncelikle yaşadığınız olumsuzluklardan ötürü duyduğum üzüntüyü ifade etmek isterim. Söylediğiniz herşeyde çok haklısınız.Malesef insanlar etiketlerle eğitimli olamıyorlar; bencilliklerimizden kurtulmak yerine daha çoğaltmak ise günümüz modası oldu.
YanıtlaSilSizi her şeye rağmen rahatsızlığınızı bu kadar düzgün ve seviyeli dile getirdiğiniz için kutlamak istiyorum ve Alev Alatlı'nın çok sevdiğim bir sözüyle bitirmek istiyorum."Bu toplumda 'biliyor olmak' mutlak surette bir haksızlığa maruz kalmak demektir." diyor. "Çünkü bilgi borçlandırır, 'anlamak' zorunda bırakır. Cahil, acıma duygusu uyandırır. Yıkıcılığı bağışlanır. Bu, onların lüksüdür. Oysa, aydın, bilgilenmek gibi bağışlanmaz bir suçtan müebbeden mahkum edilmiştir. Bastığı yerde ot bırakmayan cahili vicdanının demir parmaklıkları arasından seyreder."
Daha bugün bu konuyu konuştuk.
YanıtlaSil?!?!
Herkes birbirine saygı duymayı öğrenmeli.
Harika bir yazı. devamlı bu konuyu yazıyorum ama sanırım bunları yapan aileler zaten bizimkiler gibi sitelere girip bilgi alma zahmetinde zaten bulunmuyorlar. Sonra da bizim adımız en iyi ihtimalle Hassas Anne genellikle de kıl anne deli anne oluyor ama olsun.
YanıtlaSilkabullenmek mi özür dilemek midir zor olan inan bende merak ediyorum. Bunları defalarca yaşayan biri olarak gerçekten üzüldüm.
YanıtlaSilAhhh ahh bi bilseniz ne kadar magdurum bu konuda... hissiyatima ne de guzel ses oldunuz.. benim oğlum iki yasinda ve cok sakin mizacli ama nezaman parka yada top havuzuna gitsek bi terörist tarafindan tartaklaniyoruzz... ve yanimda bu duruma Gülen veliler dahi gördüm. ...
YanıtlaSilDoruk'a ben de çok üzüldüm..o aileyle nası bi çocuk yetişecek acaba?! bi de neden taciz kelimesi biz de hep yanlış anlaşılıyor? taciz demek rahatsız etmek demek ne dar kafalı insanlar..
YanıtlaSilpaketli gıdalara ben de çok kızıyorum..tbii ki yicek çocuklar hepimiz yedik ama ben de benim kontrolümün dışında verilmesini istemem..
off büyüdükçe zorlaşıyor sanırım çocuk bakma işi :)
lina'yı öperim! :)
çocuk da olsa birinin kızıma zarar vermesi fikri bile beni deli etti yine iyi sabretmişsiniz. feraset yok insanlarda empati yok. bu arada biz sizi takipteyiz sizi de bize bekleriz http://evakademisi.blogspot.com/
YanıtlaSil