Bir şey öldürdüm ben !!!

Hiç unutmam Gürpınar'da rahmetli teyzemin yazlığındayız sabah erkenden kalmışız herkes kahvaltı hazırlama telaşesinde..Ben de bahçedeki biberlerden toplamak için bahçeye çıkıyorum kuzenim Melek "Ben toplayacağım,sen toplamayacaksın! diye atılıyor.Bir yarış içinde bahçeye koşarken can havli ile terliğimi giyiyorum ama o da ne!!! Şatırrttt diye bir ses..Neyi ezdim diye ayağımı terlikten çıkarıyorum ve daha tam ölememiş,ayakları hafif kıpırdayan bir hamam böceği  ayağıma yapışmış...O an çıldırıyorum ve bu ömür boyu yaşamıma sirayet eden bir korku olarak hayatıma yerleşiyor.Ve bu yaşanırken daha 5-5,5 yaşındayım (Bunları yazarken elim uyuşuyor,ağzım kuruyor ve kalp atışlarım deli gibi hızlanıyor resmen taşikardim var şu an)

Yıllarca bu korkumla baş etmeye çalıştım,hatta çok sürüngen belgeseli seyrettiğim bir ara sürüngen hayvanlara içim ısınsın diye Crocodile Hunter seyretmişliğim bile var ama yok baş edemediğim bir duygu bu.Hamam böceği,timsah,yılan off fena

Karşıma çıktıklarında "Aman Öldür gitsin, ne olacak,o senden korksun!" diyenler falan oluyor.Ben öldüremiyorum da,hamam böceği en tiksindiğim böcek türü onu görünce bile çığlıklarla kaçarım,yanımda çocuk olsun olmasın fark etmez deli gibi bağırırım, tansiyonum çıkar ve 1-2 saat kaşınırım.Pencereden atıldığını görmeden yada o ortamda olmadığına ikna olmadan da asla o ortama bir daha girmem.

Başıma ne gelse beğenirsiniz.İşte hep kafayı takmayacaksın derler ama maalesef ben bu eve taşındığımızdan beri boyu bizim kata kadar ulaşan asma için çok dertlendim.Ya buna tırmanıp eve hırsız girerse,ya bir sürüngen bunun sayesinde pencereden girerse vs.  diye.Al işte o kadar dersen olur.

Ahhh yaşadığım olayın şoku hala üzerimde...

Akşam işten eve geliyorum,annem Lina'yı teslim ediyor.Bende onu parka çıkarayım diyorum.Çok seviyor akşam üzeri parka gitmeyi,eve yakın olduğu için de istediğimiz saat rahatlıkla gidebiliyoruz.Neyse Lina yanımda üstümüzü giyindik,pencereleri kapatıp evden dışarı çıkacağız.Tam yatak odasına penceresine geldim tülü çektim ki,o da ne,pencerenin iç pervazında bir kertenkele....Çok hızlı bir hayvan,ısırabiliyor ve benim çığlık atmamam lazım -aklıma ilk gelenler bunlar- Lina yanımda ve bayılacak gibi oluyorum.

Önce gözlerim kararıyor,sonra tansiyonum yükseliyor,kulaklarımın arkasından bir sıcaklık geliyor,evde kimse yok,bayılmamam lazım;yatağın başında duran eşimin tişörtünü alıyorum elime,nasıl bir salak cesaret geliyorsa hayvanın üzerine bastırıyorum.Hissediyorum o an elimin içinde ama kalbim hızla atıyor gözümden yaşlar iniyor.Kesin panik atak oldum kesin diye içimden geçerken Lina "Anne neden ağlıyorsun!" diye seslenince kendimi toparlıyorum.

Bizim yatak başı pencere pervazından yüksek cam tam açılmıyor.Kertenkeleyi sıkıştırdığım anda cama doğru döneyim diyorum o sırada Lina yatağa çıkıyor "Anne ne var orada,neden ağlıyorsun!" diyor tabi o sırada camı eli ile bastırıp kapatmış ve benim pervazda kertenkeleye bastırdığım tişörte doğru elimi tutuyor ve açmaya çalışıyor."Kızım çekil! Aç şu camı ne olur!" dedikçe "Ya bakıcamm yaaa anne ne var orada yaaa!" diye inat edip cama bastırıyor,iki elim tişörtün üstünde kızım çekil diyorum ama yok çıldırmak üzereyim.

Bayılacağım,kesin bayılma geliyor bana derken dizlerim yatağın üzerinde zıplar gibi titremeye başlıyor.Tuttum bir kere kertenkeleyi bıraksam kaçacak ,tişörtü elimle iyice sıkıyorum zavallı hayvan hala orada hissediyorum, çırpınıyor, nasıl yaparım bunu ben "Allah belamı versin benim ! Ahh Merve b.. mu vardı tuttun keşke alıp çocuğu evden çıksaydın!" diyorum ama yapacak bir şey yok,olan oldu bir kere.Son bir hamle alıyorum tişörtle birlikte ve deli gibi banyoya koşuyorum lavaboya atsam kaçabilir diye tuvalete olduğu gibi atıyorum ve sifonu çekiyorum.

 1'de yatayım dedim yok içim içimi kemirdi.Hayvanları bende aşırı seviyorum asla incitmem,bunu nasıl yaptım diye hatta yapabildim diye şoktayım.Mutfağı karıncalar sarar ben A4 kağıda toplar bahçeye atarım o derece.Bir canlı elimin içinde çırpınırken,ben onu bilerek,bizzat kendi öz irademle öldürdüm.Şunu yazarken kollarımın resmini çeksem, resmen tüylerim diken diken...Hem nasıl dokunabildiğimin şokundayım hem de neden öldürdüğümün,nasıl öldürdüğümün.

Şimdi anlayamadığım bir şey var insan insanı nasıl öldürür ya nasıl ve  nasıl hayatına devam eder..Yazıp çizip sakinleşmeye çalışıyorum ama aklımdan çıkmıyor...Devamlı elimde gibi sakinleşemiyorum...


Not:Sonradan öğrendim ki kertenkele insan ona zarar vermediği sürece ısırmazmış ve zehirli olan ırk ülkemizde yokmuş..İçine tüküreyim ben...Offf...