Tefekkür...

   “Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece gündüzün peşpeşe gelişinde, akıl sahipleri için ayetler (deliller, ibretler) vardır. Onlar, ayakta iken, otururken ve yanlarına uzandıklarında Allah’ı anarlar ve göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler. ‘Ya Rabbena, Sen bunları boşuna yaratmadın, Seni tenzih ederiz. Bizi cehennem azabından koru’ (derler). (Âl-i İmran Sûresi, 190-191)




     Şu resme bakıpta seni nasıl geçirmeyeyim içimden,nasıl dalıp gitmeyeyim ne kadar büyük ve yüce olduğunun düşüncelerine.Nasıl ruhum erişmesin farklı bir aleme..Eyy Rab,nede güzel yaratmışsın.Kudretin titretti içimi,nasılda renklerin var nasıl katarsın en yakışanı yanına...






   İnşallah ruhum bu güzelliğin olduğu gibi saf ve temiz gelsin yanına .Bir beyaz bu kadar güzel mi mana bulur büyüklüğünle.Baktım,baktım ve aşkına daldım.


       Seni düşünmek susuz yüreğime bir serinlik,bir ferah,tıpkı suya kanan bu çiçek gibi kandım bende.Kandım ama yine yeniden daldım aşkına..



     Ey kurban olduğum en çokta bunda dalar düşüncelerim,erişemem,aklıma sığmaz büyüklüğün "Ol,dedin ya oldu yavrum" İşte ben en çok onda dalarım senin varlığına,ona baktıkça şükürler karışır birbirine....Nede sevgili kulunmuşum,böyle bir emanet verdin bana...










Bu nasıl güzel bir renktir.Belkide bir renkte bile seni görmektir AŞK.





   
Sonra karışır düşünceler herşeyde bulurum seni evlatta,ağaçta,güneşte,denizde yarattığın herşeyde....Bir huşu bir titreme kaplar bedenimi...Rabbim ne güzel yarattın bizleri..






   
Bakıyorum ufka ve dalıyorum yine o derin ve güzel AŞKINA.....